Paul Gauguin Kimdir? Hayatı ve Eserleri
  1. Anasayfa
  2. Kimdir

Paul Gauguin Kimdir? Hayatı ve Eserleri

1

Paul Gauguin, 7 Haziran 1848’de Paris’te dünyaya gelmiş ve 8 Mayıs 1903 tarihinde vefat eden, Empresyonizmin önde gelen isimlerinden biri olan Fransız bir ressamdır. Ayrıca, sanat dünyasında önemli bir yere sahip olan Gauguin, eser koleksiyonlarına katkıda bulunmuştur. Bu alanda etkin bir rol üstlenmiştir.

1851 yılında ailesiyle birlikte Peru’ya taşınmasının ardından, babasının vefatı ile karşı karşıya kalmıştır. Erken yaşlarda hayat mücadelesi vermek zorunda kalmıştır. Yıllar içerisinde yaşadığı şehir değişiklikleri, Gauguin’in hayatında önemli bir yere sahiptir.

Paul Gauguin Hayatı

1848 yılında Paris’te doğan Gauguin, aynı zamanda bir yazar olarak da tanınmaktadır. Kendi hayat hikâyesinden oluşan bir eseri kaleme almıştır.

Gauguin’in hayatı, hem kişisel hem de profesyonel bağlamda birçok dönüm noktası içermektedir. 3 yaşında, babasının gazetelerde yazdıkları nedeniyle ailesiyle birlikte Fransa’dan ayrılarak Peru’ya göç etmek zorunda kaldı. Bu yolculuk sırasında babasının vefatı, Gauguin’in erken yaşamdaki mücadelesini daha da zorlaştırmıştır.

Peru’da geçirdiği dört yılın ardından ailesiyle Paris’e dönen Gauguin, daha önceki zenginlik ve itibarından uzak bir hayata başlamıştır. Ancak, eğitim hayatı boyunca dönemin prestijli okullarında öğrenim görmüştür.

14 yaşında Paris’te donanma hazırlık okuluna giriş yaparak eğitime devam etti. Burada geçirdiği üç yılın sonrasında pilot asistanı olarak donanmada görev almıştır. Bu süreçte dünyanın çeşitli yerlerini keşfetmiştir. Annesinin 7 Temmuz 1867 tarihinde vefatı ile yaşamındaki önemli bir değişiklik daha yaşanmıştır.

Paul Gauguin, 14 yaşında iken Paris’teki bir donanma hazırlık okuluna kaydoldu. Burada geçirdiği üç yılın ardından, donanmada pilot asistanı olarak görev yapmaya başladı. Bu görevi esnasında dünyanın pek çok yerini ziyaret etme fırsatı buldu. Anne Gauguin’in 7 Temmuz 1867 tarihinde hayatını kaybetmesi, Paul Gauguin’i uluslararası bir seyahatteyken, Hindistan’dayken, kız kardeşi Marie’nin gönderdiği bir mektup aracılığıyla bu acı haberi alma durumunda bıraktı.

Yurda dönüşünün ardından Gauguin, Paris’te bir borsacı olarak kariyerine devam etmiştir. 23 yaşına geldiğinde Paris’in en saygın ve başarılı iş insanları arasında yerini almıştır. Ancak Gauguin’in hayatındaki en belirgin dönüm noktalarından biri, 1882 yılında yaşanmıştır. O yıl gerçekleşen ağır ekonomik krizler sonucunda Paris borsası çöktü. Gauguin, servetinin büyük bir bölümünü kaybetti. Bu olayın ardından, önceleri boş zamanlarında ilgilendiği resim sanatına artık tam zamanlı olarak yönelmeye karar verdi.

Bu dönem, Gauguin için sanatsal açıdan son derece verimli bir dönem olmuş ve sanatçının en önemli ve tanınmış eserleri bu zaman diliminde hayat bulmuştur.

Paul Gauguin Hangi Akımdan Etkilenmiştir?

Gauguin, sanat kariyerine başlangıçta Empresyonizm akımıyla ilerlemiştir. Ancak zamanla bu akımın kendisi için yeterli olmadığını düşünmeye başlamıştır. Bu sebeple, yaşamının ilerleyen safhalarında, pastoral detayların ve figüratif elementlerin öne çıktığı Afrika ve Asya sanatına olan ilgisi artmıştır.

Paul Gauguin’ın Eserleri

Paul Gauguin’ın sanatı, gençlik yıllarında bu alana olan ilgisiyle temellerini atmış ve ilk eserleri 1873 yılında kamuoyu ile buluşmuştur. Bu dönemin yapıtları, büyük ölçüde Empresyonizm akımının etkisi altında şekillenmiştir. Gauguin, bu yıllarda Empresyonist sanatçıların sıkça bir araya geldiği kafelere katılarak önemli bağlantılar kurmuştur. 1870’lerin sonlarında Camille Pissarro ile tanışmıştır. Pissarro, onun diğer ressamlarla tanışmasına aracı olarak resim sanatındaki yolculuğunda kritik bir dönüm noktası oluşturmuştur.

İlginizi Çekebilir; Leonardo da Vinci Kimdir? Hayatı ve Eserleri

Paris borsasının çöküşü sonrası sanata daha yoğun bir şekilde yönelen Gauguin, bu dönemde Avangard akımlara ilgi duymaya başlamıştır. Aynı zamanda, Asya ve Afrika sanatına ve Japon resimlerine olan yakın ilgisi de artmıştır. Gauguin’ın ilk dönem eserleri, karmaşık detayların bir araya geldiği bir sentezle karakterizedir. Ne renklerin ne de formların öne çıktığı bu tablolar, Paul Gauguin’ın pastoral sanat akımına olan yakınlığını gösterir. Ancak Gauguin, ince detaylardan oluşan perspektifi tamamen reddederek, daha çarpıcı ve keskin çizgilere sahip tablolar üretmiştir.

Paul Gauguin’ın En Ünlü Tabloları Nelerdir?

Paul Gauguin’ın eserleri, yaşamı gibi oldukça geniş bir spektrumu kapsamaktadır. Gauguin, hayatının önemli bir kısmını dünyanın çeşitli köşelerinde seyahat ederek ve yaşayarak geçirmiştir. Bu geziler, onun tablolarında sıklıkla karşımıza çıkan izler bırakmıştır. Özellikle Haiti, Panama, Peru ve Danimarka’da gerçekleştirdiği seyahatler, sanatındaki etkileriyle özel bir öneme sahiptir. Bu bölgelerde kaldığı sürelerde, resim sanatına olan tutkusunu hiç kaybetmemiş ve çalışmalarına aralıksız devam etmiştir.

Paul Gauguin’ın en tanınmış tabloları arasında, aşağıdaki eserler öne çıkmaktadır.

  1. Still Life With Oystres (1876)
  2. Autumn Landscape (1877)
  3. The Embroiderer or Mette Gauguin (1878)
  4. Women Bathing (1885)
  5. Van Gogh Ay Çiçekleri Çalışırken (1888)
  6. Zeytin Bahçelerinde İsa (1889)
  7. İki Tahitili Kadın (1899)

Bu çalışmaların büyük bir kısmı, özellikle Haiti’de geçirdiği dönemde oluşturduğu eserlerdir. Haiti’nin yaşam biçimini ilkelcilik tarzında yansıtmaktadırlar. Bu yaklaşımı nedeniyle Gauguin, eleştirilere maruz kalmıştır.

Bu Yazıya Tepkiniz Ne Olurdu?
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    a_k_oldum
    Aşık Oldum
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    _rendim
    İğrendim
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorumlar (1)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir